Adanada Komşu Kadınlarla Grup Gecesi
Adana’nın sıcağı, yaz akşamlarını bile çekilmez hale getirirdi. 21 yaşında, üniversite öğrencisiydim ve o yaz, memlekette tatil yapıyordum. Bir akşam, şehir merkezinde arkadaşlarla takıldıktan sonra param bitmişti. Eve dönebilmek için otostop çekiyordum. Yol kenarında beklerken, tanıdık bir araba durdu. Direksiyonda komşumuz Esma vardı; yanında iki arkadaşı, Selma ve Dilek. Esma, 30’lu yaşlarında, dolgun hatları ve baştan çıkarıcı gülümsemesiyle her zaman dikkat çeken bir kadındı. Selma, uzun boylu, ince belli, iri göğüslü bir afet; Dilek ise minyon ama kıvrımlı, ateşli bir tipti. Üçü de birbirinden çekiciydi. “Hadi bakalım Mehmet, atla!” dedi Esma, göz kırparak. Arabaya bindim, arka koltukta Dilek’in yanına oturdum. Yol boyunca muhabbet koyuydu; kahkahalar, hafif flörtöz dokunuşlar, Adana’nın sıcak gecesine yakışır bir enerji vardı.
Eve vardığımızda, Esma, “Gel, bir çay içelim, bu saatte eve kapanma,” dedi. Yorgundum ama bu üç güzel kadının teklifini reddetmek olmazdı. “Tamam,” dedim ve Esma’nın evine girdik. Kapı kapanır kapanmaz, Selma arkadan kollarıma yapıştı, şakacı bir şekilde, “Nereye, yakışıklı?” dedi. Güldüm, kolayca kurtuldum, ama Esma elinde bir bardak çay yerine muzip bir gülümsemeyle yaklaştı. “Mehmet, biliyor musun, seni yaz boyu evde yarı çıplak dolaşırken izledim. Bayağı etkilendim,” dedi, sesi baştan çıkarıcıydı. Şaşırdım, ama içimde bir kıvılcım çaktı. “Ciddi misiniz?” dedim, gülerek. Dilek ve Selma kıkırdadılar, “Ciddiyiz, hem de çok!” dedi Selma.
Esma, “Hadi bakalım, soyun da görelim şu meşhur fiziği,” dedi, gözlerinde yaramaz bir parıltı vardı. Önce tereddüt ettim, ama ortamın ateşi beni sarmıştı. “Tamam, ama bu bir oyun mu?” dedim. Esma, “Oyun, ama çok zevkli bir oyun,” diyerek pantolonumun üstünden penisimi okşamaya başladı. Kalbim küt küt atıyordu; korku değil, heyecandan. Selma ve Dilek de yanımda bitmiş, gömleğimi çıkarmaya başlamışlardı. “Ellerinizi bağlayalım mı, yoksa uslu durur musun?” diye sordu Dilek, gülerek. “Gerek yok, istediğiniz her şeyi yaparım,” dedim, teslimiyetle. Ama Selma, “Yok, bağlayalım, daha eğlenceli olur,” diyerek kollarımı ipekle bağladı. Çırılçıplak kalmıştım, penisim taş gibi olmuştu, üç kadının bakışları altında kendimi hem savunmasız hem de inanılmaz tahrik olmuş hissediyordum.
Esma, diz çöküp penisimi yavaşça öpmeye başladı. Dudakları sıcacık, dili ustacaydı. Dilek de aşağıya inmiş, taşaklarımı okşuyor, hafifçe emiyordu. Zevkten başım dönüyordu, ama Esma birden penisimi hafifçe ısırdı. “Ah!” diye bağırdım, ama bu onların hoşuna gitti. “Bağır, yakışıklı, sesin bizi azdırıyor,” dedi Selma, göğsüme sarılıp meme uçlarımı ısırarak, emerek. Dilek, göğsümde geziniyor, tenimi öpücüklerle kaplıyordu. Esma ise penisimi ağzına almış, derinlere kadar yalıyor, boğazına kadar sokuyordu. Artık tamamen hazırdım, yarağım zonkluyordu.
Beni yere yatırdılar. Selma ve Dilek, karnımın üstüne çıkmış, bedenleriyle geziniyor, tenlerinin sıcaklığını hissediyordum. Esma, kalçalarını penisime yaklaştırdı ve yavaşça göt deliğine sokmaya çalıştı. “Bu ilk olacak,” dedi, sesi titriyordu. Daracık götü, yarağımı zorluyordu, ama Esma inatçıydı. Sonunda, çığlık atarak penisimi tamamen aldı. “Tanrım, ne büyük yarak!” diye inledi, kalçalarını oynatarak ritme başladı. Zevk mi, heyecan mı, bilemiyordum; üç kadının aynı anda benimle ilgilenmesi, tarif edilemez bir duyguydu.
Dilek, “Sıra bende,” diyerek Esma’yı üstümden aldı. Amını ağzıma dayadı, “Yala, hadi!” dedi. Dudaklarımı amına bastırdım, klitorisini emdim, dudaklarını hafifçe ısırdım. Dilek kudurmuş gibi inliyordu, “Harikasın, devam et!” diye bağırıyordu. Amı sıcacık ve ıslaktı, ama Esma’nın dar götünden sonra zevki biraz hafif gelmişti. Yine de, Dilek’in amına boşaldım, menilerim içini doldurdu. Penisim hâlâ ayaktaydı, Esma, “Seni hınzır!” diyerek tekrar göt deliğini yarağıma dayadı. Bu sefer daha kolay aldı, nefesleri hızlanmış, zevkten çığlıklar atıyordu. İkinci kez Esma’nın götüne boşaldım, o da titreyerek orgazm oldu.
Bu arada, Dilek ve Selma üstümde 69 pozisyonuna geçmişti. Birbirlerinin amlarını yalıyor, inlemeleri odayı dolduruyordu. Görüntü o kadar tahrik ediciydi ki, yarağım yeniden hazırdı. Selma, “Sıra bende!” dedi ve daracık götünü penisime yerleştirmeye çalıştı. O kadar sıkıydı ki, girmek imkânsız gibiydi. Esma, Selma’nın götünü parmaklayarak genişletti, yarağımı tükürükle ıslattı. Sonunda, Selma’nın götü yarağımın kafasını aldı, sonra bir hamlede hepsini. “Tanrım, bu ne zevk!” diye bağırdım, Selma’nın altında tir tir titriyordum. İkinci kez Selma’nın götüne boşaldım, o da çığlıklarla orgazm oldu.
Üçü de nefes nefese, “Seninle işimiz bitmedi,” dediler, gülerek. Banyoya götürüp çıplak fotoğraflarımı çektiler. “Tatlı bir hatıra, ama kimseye söyleme, yoksa bunları yayarız,” dediler, şakayla karışık. “Kimseye gösteremezsiniz, çünkü bu geceyi unutamam!” dedim, gülerek. Ellerim bağlı olsa da, bu geceyi özgürce yaşamıştım. O an, bir daha böyle üç güzel kadını bir arada bulabilir miyim, diye düşünüyordum. Adana’nın sıcağı, bu vahşi geceyle daha da alevlenmişti.
Bir yanıt yazın